Geçmişindeki kâbusu tekrar yaşamak üzere olan Sumru kurtulmak için her yolu dener. Çıkmaza giren Sumru’ya yardım eli beklemediği insanlardan gelir. Nuh, Sumru ile bir yüzleşme yaşar. Bu yüzleşmede yıllardır biriken anne hasreti ona büyük bir duygu patlaması yaşatır. Melek, Cihan’ın ifadesini değiştirmesiyle serbest kalır. Ama bu durum onların arasını düzeltmeye yetmez. Aksine her şey daha da zorlaşacaktır. Yaşadığı esaret artık Sevilay’ın canına tak eder. Cihan ile konuşması ise onu daha da umutsuz bir hale sokar. Ama sürpriz iş birlikçisi sayesinde aradığı cesareti kendinde bulur. Şansalanlar için yaşanan bu savaşta karşı cephe gittikçe kuvvetlenirken kendi içlerinde ise çatırdamalar başlar.
Sumru, on the verge of reliving a nightmare from her past, tries every possible way to escape. Help for Sumru, who is at a dead end, comes from unexpected people. Nuh confronts Sumru. In this confrontation, the longing for his mother that has built up over the years causes him a great emotional outburst. Melek is released after Cihan changes his statement. But this is not enough to mend their relationship. On the contrary, everything will become even more difficult. The captivity she experiences pushes Sevilay to her limits. Her conversation with Cihan makes her even more hopeless. But thanks to her surprise ally, she finds the courage she was looking for. While the opposing side strengthens in this ongoing battle for the fortunate ones, internal cracks begin to emerge.
