İlyas ve Melike Özyürek çifti, kızları Ceren ve 6 yaşındaki küçük oğulları Kaan ile birlikte Şile’de yaşar. Bir akşamüzeri Melike ilk maaşını almanın heyecanıyla vitrinlere dalar ve oğlu Kaan’ın okul çıkışına geç kalır… Annesini okulun bahçesinde bekleyen Kaan, bir kirpinin peşine takılır ve kirpiyi bir parka kadar takip eder. Bu sırada Zeynep ve Tuğrul çiftinin 12 yaşındaki oğulları Efe de parktadır. Efe, ailesi ile iletişimi kopuk ve tek arkadaşı bilgisayar oyunları olan bir çocuktur. Efe, bir süre sonra Kaan’ın kaybolduğunu fark eder, ikili karakola gitmek üzere yola koyulurlar… Melike ve İlyas ise telaş içinde Şile sokaklarında çocukları Kaan’ı aradıkları sırada acı bir olay yaşandığının haberini alırlar… Yaşanılan bu acı olaydan sonra her iki ailenin hayatında da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır…
Efe itirafından sonra; acı olayın yaşandığı sırada üzerinde bulunan gömleğin dolabında olduğunu söyler. Zeynep ile eve giden polisler kapıda Tuğrul ile karşılaşır. Her yeri ararlar ama Efe’nin bahsettiği gömlek hiçbir yerde yoktur. Polisler gittikten sonra Tuğrul gömleği bulduğunu Zeynep’e söyler ve yok etmeyi teklif eder. Zeynep gömleği Tuğrul’dan alır ve büyük bir vicdan muhakemesinin içine hapsolur… Gerçekten Tuğrul’u dinleyip gömleği yok mu etmelidir yoksa polise teslim mi etmelidir? Bu sırada Melike ve İlyas oğulları Kaan’ın yokluğunun acısıyla baş etmeye çalışmaktadır. İlyas, yaşanan acı olay ile ilgili bir şüpheli olduğunu öğrenir fakat şüphelinin kimliği hakkında bilgi sahibi değildir. Ancak İlyas kararlıdır, oğluna bu kötülüğü yapanın cezasını kendi elleriyle verecektir…
Efe’nin anne ve babasının röportajını izlemesinin ardından yaşanan acı olayı tekrar itiraf etmesi olayların seyrini değiştirir. Artan sosyal baskıyla beraber ticari itibarı zarar gören Tuğrul yeni planlar yaparken, Zeynep oğluyla bağ kurmanın yollarını arar. Bu sırada röportajı izleyen Melike, Zeynep ile konuşmak ister ve Zeynep’in kapısına dayanır. Bir taraftan oğullarının acısı ile baş etmeye çalışan Özyürek ailesi diğer taraftan yaşanılan olayların etkisiyle bir iç hesaplaşmanın içine düşer. Bir arada olmak artık hiç kimse için kolay değildir.
Efe kendini içinde bulduğu yeni dünyasına alışmaya çalışırken, Zeynep de oğlunun yanında olmaya ve onun için bir şeyler yapmaya çalışmaktadır. Bu sırada Tuğrul oğlunun akıl sağlığının olmadığını ispatlamanın peşine düşer ve Canan’ın iş birliği ile bir plan yapar. Tuğrul’un planı Demet’in Efe ile ilgili kafa karışıklığını artırmışken, Melike oğlunun acısıyla daha fazla yaşamayacağına karar verir.
Zeynep ve Melike’nin yüz yüze gelmesinin gerilimi sürerken Efe’nin akıl sağlığına karar veren heyet sonuçlanır. Karar, İlyas ve Melike tarafından sevinçle karşılansa da heyet esnasında olan bir hadisenin Tuğrul’un avukatı Nedim tarafından öğrenilmesi olayların seyrini tamamen değiştirir. Bu büyük değişiklikten sonra iki aile içinde hiçbir şey kolay olmayacaktır…
Efe’nin cezaevinden çıkması Tuğrul ve Zeynep için ikinci bir şans demekken, Melike ve İlyas için çocuklarına yapılan kötülüğün cezasız kalması demektir. İki aile de bu yeni durumda ne yapacağını bilemezken, Efe’nin elinde çiçeklerle Melike’nin kapısına gelmesi her şeyi değiştirir. Tabii bu değişim rüzgarını en çok Tuğrul ve Zeynep hissedecektir.
Melike bir yandan afişlerle oğlu için adalet ararken diğer yandan Ceren’in bir derdi olduğunu anlar ve meselenin ne olduğunun peşine düşer. Bu sırada Ceren’in okulda uğradığı akran zorbalığı devam etmektedir. Afişlerin etkisi sürerken Zeynep, oğlunun güvenini kazanmak için her yolu dener. Tuğrul ise artan sosyal baskıdan kurtulmanın yolunu ararken Canan’ın tavsiyesini hayata geçirmeye karar verir. Bu tavsiye Demet ve Efe’nin bağına zarar vermek üzere iken Zeynep’in oğlu ile bir güven bağı kurması, olayın aydınlatılması için giderek daha önemli hale gelir.
Demet’in davadan Tuğrul’un şikâyeti üzerine alınması Zeynep ve Tuğrul cephesinde iplerin gerilmesine neden olurken, Tuğrul için bu durum Efe ile yakın bir ilişki kurmak için bir fırsata dönüşmüştür. Efe babası ile hiç olmadığı kadar güzel vakit geçirirken, Melike ve İlyas ise kızlarının okul meselesi ile uğraşmaktadır. Tüm bunlar yaşanırken otopsi raporunun tamamlanmasının ardından ortaya çıkan büyük bir ayrıntı, olayların seyrini tamamen değiştirecektir
Otopsi raporunun çıkmasıyla suçsuzluğuna inanan Efe, Melike ile konuşmak ister. Zeynep oğlunu da alıp Melike’lerin kapısına gider. Bulut’un kafesinde Ceren’in işe başladığını öğrenen Canan stratejik bir hamle yapar. Bu sırada Sedat ve Demet olay gününe dair daha önce fark etmedikleri bir ayrıntı ile karşı karşıya kalırlar. Bu yeni ayrıntının ortaya çıkmasından sonra artık oklar yeni bir şüpheliyi daha göstermektedir.
Tuğrul’un şüpheli olarak göz altına alınması Efe ve Zeynep’te şok etkisi yaratır. Efe babasının masumiyetine inanırken, Zeynep, Tuğrul’un suçlu olduğuna neredeyse emindir. Sedat, İlyas’ı bu meseleden uzak tutmaya çalışsa da başarılı olamaz. İlyas’ın hamlesi olayların seyrini tamamen değiştirecektir.
Tuğrul’un ortadan kaybolmasının etkileri sürerken, İlyas’ın şüpheli davranışları Melike’nin dikkatinden kaçmaz. Melike kocasının neyin peşinde olduğunu öğrenmeden olayın peşini bırakmayacaktır. Sedat’ında şüphe oklarını İlyas’a çevirmesi ile İlyas için çember giderek daralmaktadır. Tuğrul’un ortadan kaybolması Melike ve İlyas’ın gerçeklerle yüzleşmesine neden olurken bu sırada Demet için de geçmişten gelen hayaletlerle yüzleşme zamanı gelmiştir ve yüzleşmek kimse için kolay olmayacaktır. Olayların etkisi sürerken Ceren’in sürpriz hamlesi her şeyi tamamen değiştirecektir.
Melike ve İlyas, kızları Ceren’in hamlesi ile büyük bir vicdan muhasebesinin içine düşerler. Bu sırada Tuğrul’un kaybolması olayında İlyas’ın parmağı olabileceğini düşünen Sedat, ipuçlarının peşine düşer. Artık herkes için çember giderek daralmaktadır. Zeynep ise yaşanılan olaylardan sonra Efe’nin bu ortamdan uzaklaşmasının onun için daha iyi olacağını düşünür ve Şile’den taşınmaya karar verir. Zeynep’in Şile’den gidişini durduran olaylar zinciri ise hikayenin seyrini tamamen değiştirecektir.
İlyaslar'ın elinden kurtulan Tuğrul, Zeynep ve Efe’nin gitmemesi için elinden gelen her şeyi yapmaya kararlıdır. Tüm bunlar olurken, Melike’nin Tuğrul’un gitmesine izin verdiğini öğrenen İlyas, Tuğrul’un soluğu karakolda alacağını düşünür. Ceren’in geleceği artık Tuğrul’un iki dudağının arasındadır. Demet ise Melahat’ın olayın aydınlatılmasında kilit bir rolü olduğunun farkındadır. Onu ikna ederek olay yerine götürür. Melahat’ın çözülmesi ile parçaları birleştiren Demet, duydukları karşısında neye uğradığını şaşırır. Artık katilin kim olduğu bir gizem değildir.
Efe’nin kaybolmasının yankıları sürerken, Demet parçaları birleştirip katilin kim olduğunu ortaya çıkartmayı başarmıştır. Herkes Efe’yi ararken Sedat, Efe ve katilin yan yana olduğu bilgisine ulaşır. Artık Efe’yi bulmak hayati bir önem taşır. Zaman giderek daralırken Efe’nin hayatına değen üç kadın el birliği ile Efe’yi aramaya başlar. Efe artık sadece Zeynep’in değil Melike ve Demet’in de oğludur. Hikayedeki tüm taşlar bir bir yerine otururken umut bir yolunu bulur, kayadan fışkıran bir çiçek gibi.