Münir ve Adile aynı mahallede büyümüş ve küçüklükten beri birbirine aşık iki gençtir. Aileler evlenmelerine izin vermeyince kaçmaya karar verirler, 36 yıl önce kaçmaya karar verdikleri gün yaşanan darbe iki genci ayrı yollara sürükler ve ikilinin yolları ayrılır, birbirlerinden nefret eden iki kişi haline dönerler. Ardından her ikisi de farklı kişilerle evlenip yuva kurarlar, fakat ikisi de birbirini hiç unutamaz. Aynı mahallede yaşamalarına rağmen inatlarına devam ederek asla konuşmazlar. Bütün mahalle onları barıştırmak için ellerinden geleni yapsa da inatlarını yenemezler.
Münir Tarık'la konuştuktan hemen sonra rahatsızlanmış, o sırada yanında olan Şener, Ayşen ve Tuncay onu hastaneye kaldırmışlardır. Münir hastanede gözünü açtığında yanıbaşında Adile durmaktadır. Aklına ilk gelen şey Tarık'ın Adile'yle konuşup konuşmadığı olur. Şaşkın ve biraz da endişeli bir ifadeyle Tarık'ı sorar. Adile onu yatıştırır. Dinlenmesini söyler. Odadan çıktıktan hemen sonra gözündeki yaşı siler. Bu esnada parmağındaki alyansı fark eder. İçinde Münir'in isminin yazılı olduğu alyansını çıkarır ve buruk bir ifadeyle avucunun içinde saklar.