Deniz, en yakın arkadaşı İrem'i yerine geçirerek kurtulduğunu sandığı ilk aşkı Yiğit'le yeniden burun burunadır. Yiğit, Deniz'in yeni girdiği işindeki patronudur. Deniz, Yiğit'ten köşe bucak kaçmaya başlar. Ancak iş gereği sürekli bir araya gelmek durumunda kalırlar. Deniz'in durmadan eli ayağına dolaşır. Yiğit ise bu yeni stajyerden hiç hoşlanmaz. GoFlamingo dergisi için bir parti düzenlenecektir. Kızlar, partinin İrem'in çalıştığı otelde olacağını duyunca işler daha da karmaşık bir hal alır. Yiğit, İrem'i yani Deniz sandığı ilk aşkını Londra'da bilmektedir. Deniz, Yiğit'in İrem'i tanımaması için onu erkek kılığına sokar.
Deniz, Yiğit'in tüm aşağılamalarına rağmen istifa etmekten vazgeçer. Ona kendini kanıtlamaya karar verir. Bunun için moda ile ilgili terimleri öğrenmesi gerekmektedir. Bu konuda İrem ona destek olur. Yiğit, ilk aşkı sandığı İrem'in İstanbul'dan gitmediğini öğrenir. İrem, Yiğit'le otelde karşılaştıklarını Deniz'e itiraf etmek ister. Ancak Deniz, Yiğit hakkında hiçbir şey duymak istemez. İrem, Deniz'in ismini kullanarak Yiğit'le görüşmeye devam etmek zorunda kalır. İkili, Deniz'e yakalanmanın eşiğine gelirler. Acaba Deniz onları görecek midir?
Yiğit dergi çekimi için ünlü fotoğrafçı Cengiz Tarhan'dan randevu almıştır. Yiğit'in şoförlüğünü yapma işi Deniz'e kalır. Deniz, yolda Yiğit'i çileden çıkartacak bir hata yapar. İrem ise babasından ötürü kötü hissetmektedir. Sürpriz bir şekilde yanında Yiğit yer alır. Yiğit tarafından sürekli azarlanan Deniz'in morali yerlerdedir. Tuna ona büyük destek olur. Ancak Deniz içtiği bozuk çayın da etkisiyle Yiğit'i arayıp her şeyi itiraf eder.
Deniz, İrem ve Yiğit'in yakınlaşmalarına ve evlilik teklifine şahit olmuştur. İrem ve Deniz'in arası bozulur. İkisi de acı çekerken farklı yöntemler seçerler. Deniz İstanbul'dan uzaklaşmak, evden taşınmak ister. Tuna bu yolculuğunda ona arkadaşlık edecektir. İrem ise vicdan azabı yüzünden Yiğit'i kendisinden soğutmaya çalışır. Tuna'nın Deniz'i yanında götürmesi tesadüf değildir. Tuna da artık bir eşiktedir… Belki de hayatının aşkını bulmuştur, belki de artık ona açılması her şeyi söylemesi gerekmektedir. Fakat ne İrem ne Deniz aradıkları huzuru bulamayacaklar, birbirlerinin boşluğunu kapatamayacaklardır. Madem İrem Denizsiz, Deniz de İremsiz olamıyor, geriye tek bir çare kalmaktadır. Barışacaklar ve her şeyi Yiğit'e olduğu gibi anlatacaklar. İrem ve Deniz, Yiğit'e vermek için bir itiraf mektubu döşenirler ve itiraf vakti gelir çatar.
Yiğit'in asıl ihtiyacı olan Deniz'dir. Yiğit'in babası Teoman, Deniz'i ilk anda tanır gibi olur. Deniz ve İrem'in tek çaresi Teoman'ı İrem'le tanıştırıp İrem'in Deniz Aslan olduğuna ikna etmektir. Bir yandan Neşe, Deniz ve İrem'in oyununu fark etmiş ve İrem'İ Deniz'in istifa etmesi için tehdit etmiştir. İrem ne yapacağını bilemez, bu durumu Tuna ile paylaşır. Tuna, Neşe'yi ikna etmeye çalışsa da başarılı olamaz. Tuna mecburen Neşe'yi başka yöntemler kullanarak ikna etmek zorunda kalır. Acaba Neşe'nin de gizlediği bir şeyler var mıdır? Yiğit babasının gelişinden sonra mahvolur, dağıtır. O dimdik, kendinden emin adam yerini başka bir adama bırakmıştır. Onu teselli etmesi gereken de İrem'dir. Yiğit'i tekrar hayata döndürmelidir. Ancak bu defa Deniz'in çocukluk anıları ile değil, kimliğini açık etmeden kendi olarak bunu yapmaya çalışır. İlk başlarda işe yarıyor gibi görünse de Yiğit'in asıl ihtiyacı olan Deniz'dir. Deniz aşk acısından kaçmanın yöntemini başka birinden hoşlanmak olduğunu zanneder. Tuna'dan Gölge ile buluşmak için yardım etmesini ister. Tuna ise Deniz'i Gölge'den soğutmak için bir yöntem bulmalıdır. Gölge için bir aday belirler; O da Cemal' dir. Cemal, Gölge gibi davranarak Deniz'le buluşur. Ancak işler hiç de beklendiği gibi gitmez.
İki adam Deniz yüzünden restleşirler. Dergi'nin yirminci yıl kutlamaları yaklaşmaktadır. Hazırlıklar yapılırken Yiğit Deniz'den etkilendiği için ondan uzak durmaya çalışır. Bunun gerginliği işe de yansır. İşi Deniz'e ofiste herkesin ortasında bağırmaya kadar vardırır. Bu olay Yiğit'le Tuna'yı da karşı karşıya getirir. İki adam Deniz yüzünden restleşirler. İrem ise Tuna'nın Deniz'e olan ilgisini öğrenir. Deniz tehlikesinden kurtulmak için, Tuna'yla ikisini baş göz etmeye karar verir. Ama Yiğit'i de işin içine katarak hazırladığı dörtlü buluşma hiç de düşündüğü gibi olmaz. Tuna ve Yiğit'in birbirleriyle rekabete giriştiği macera dolu bir geceye dönüşür. Yaşadıkları gece iki çift için de aralarındaki ilişkiyi sorguladıkları ve ciddi kararlar aldıkları bir sürece dönüşür. Tam hepsi, kendilerince doğru yolu bulduklarına inandıklarında, Yiğit istemeden her şeyi alt üst edecek bir hamle yapar.
Deniz, Tuna’yı aramak için giderken İrem ve Yiğit de onun peşine takılır. Yiğit bir gece önce yaşananların etkisindedir. İrem'in evine geldiğinde Deniz'le karşılaşır ve gerilir. Deniz, Tuna'yı aramak için giderken İrem ve Yiğit de onun peşine takılır. Tuna'yı ormanda ararken Tuna'nın avcılar için hazırladığı tuzaklara düşerler. Tuna da onları kurtarmaya çalışırken avcılara yakalanırlar. Avcılar Tuna ve İrem'i ayrı, Yiğit ve birbirlerinden uzak durmaya çalışan Deniz'i ayrı kulübelere kapatırlar. Bu süreçte kahramanlarımız yüzleşme olanağı bulurlar. Yiğit, Deniz'e birbirlerine yakın dururlarsa "istenmeyen şeylerin" olabileceğini, Tuna da İrem'e bu aşk oyununda figüran olduklarını ve Deniz'le Yiğit'in er ya da geç kavuşacağını söyler. İrem, Tuna gibi düşünmemektedir ve ona da bu kadar erken vazgeçmemesini salık verir. Maceranın sonunda Tuna'yı İstanbul'a geri getirmeyi başaramazlar. Deniz, Yiğit'le öpüşürken kazara çekilen videosunun, gene kazara 20. Yıl balosunda gösterileceğini anlar. Engellemeye çalışır ama beceremez, Tuna'dan yardım ister. Tuna her şeyi değiştirecek büyük bir fikirle geri dönecektir.
Tuna herkesin içinde Deniz'le sevgili olduklarını açıklar. Bu açıklama herkese sürpriz olduğu gibi Deniz için de sürpriz olmuştur. Deniz ve Tuna bu duruma herkesi ikna etmeleri için sevgili gibi davranmak zorundadırlar. Yalnız ufak bir sorun vardır; İrem çok ikna olmuş gibi görünmemektedir. Deniz ve Tuna, İrem'i ikna etmek için türlü yollara başvuracaklar, kendilerini komik durumlara düşüreceklerdir. Yiğit ise her şeyi İrem'e itiraf edecekken Deniz'in ısrarı üzerine vazgeçer. Ancak bu durum İrem için bir soru işareti olarak kalmıştır. Yiğit'in söyleyeceği şey, Deniz ve Tuna'nın aniden sevgili olmaları... Bütün bunlar İrem'in kafasını karıştırmaktadır. Gazi'nin kimliğini açıklaması ile ofisten bir kişinin işine son verilmesine karar verilir. Acaba bu kişi kim olacaktır? Son gelen ilk gider kaidesi mi işleyecektir?
İşinden istifa eden Yiğit, Deniz’den uzak durma kararı almıştır. Ancak yaşadığı bunalımdan bir çıkış aramak için çok yanlış bir yere, Deniz'in ailesinin evine sığınır. İrem'in ısrarıyla Yiğit'i toparlama işi yine Deniz'e kalır. Ancak bu defa Yiğit düzeldiğinde hiç beklenmedik bir hamle yapar. İrem'in kimliğini alıp nikah için gün almaya karar verir. Deniz ve İrem Yiğit'in bakmadan cebine attığı kimliği, o görmeden geri almaya çalışırken, Tuna'ya da şantajcı Teoman'ın İrem'den istediği parayı bulmak düşer. Kızlar kimlik belasını çözdüklerini düşünürlerken Yiğit'in Deniz'le karşılaşması, bütün planları mahvedecek, Yiğit Deniz'den vazgeçemeyeceğini anladığında, her şeyi alt üst edecek bir karar alacaktır.
Kazada Yiğit’e bir şey olmaz ancak İrem’in durumu kritiktir. Yiğit onu hastaneye yetiştirir, hayati tehlike atlatılır ama İrem uyandığında beklenmedik durumla karşılaşırlar; İrem beyin sarsıntısı sebebiyle bir çeşit geçici demans yaşamakta ve 17 yaşından sonrasını hatırlamamaktadır. Tuna ve Deniz bu süreçte sırrı açık edebileceğini düşünerek İrem'i Yiğit'ten uzak tutmaya çalışırlar. Birlikte vakit geçiren İrem ve Deniz, İrem'in rahatsızlığı sebebiyle tam bir 17 yaşa dönüş yaşamaya başlayıp, bir yerden sonra bunun tadını çıkarırken diğer tarafta Tuna, Yiğit'in başında bekçilik yapmakta, bir yandan da kitapla gelen şöhretin "bedellerini" ödemekle uğraşmaktadır. Her şey yolunda giderken Deniz'in annesi Elif'in Yiğit'e yazdığı ve bütün sırrı anlattığı mektup bütün planları bozacak ve İrem karşılaştığı Yiğit'e söylememesi gereken bir şey söyleyerek geri dönüşü olmayan bir yolun kapısını açacaktır.
İrem'in Yiğit'e kendisini İrem olarak tanıtmasını Elif son anda yetişip Yiğit'e açıklar. İrem'in hafıza sorunu ve kafasının karışık olması yüzünden saçmaladığı söylenir. Tabii bunu söyleyen Elif olunca Yiğit çok üzerine gitmez. Ancak Yiğit bu hadiseden şüphelenir, araştırmaya başlar. Acaba kimdir bu İrem? Gerçekten olay kendisine anlatıldığı gibi midir? Bu esnada İrem ise yavaş yavaş gerçekleri hatırlamaya başlar. Acaba kaza anında Yiğit'in söyleyeceklerini hatırladığında ne olacaktır? Deniz ve Tuna'nın aşk oyunu Tuna'nın kendisini kaptırması ile bozulur. Tuna daha fazla acı çekmek istemediği için Deniz'den ayrılır. Fakat Deniz bu durumda ne yapacaktır? Tuna'nın hayatından çıkması Deniz için bir opsiyon değildir.
Yiğit, İrem’den ayrıldıktan sonra kendisi için Deniz’le önünde hiçbir engel kalmadığını düşünmektedir. Öte yandan Deniz, Tuna'yla beraberdir ve Yiğit'in ayrıldığını duyunca şoke olur. Üstüne üstlük Yiğit kurtarıcı olarak dergiye geri dönmüştür. İrem ise ayrılık acısını çok kolay atlatmış gibidir. Derginin yeniden ayağa kalkması için herkes büyük özveriyle çalışırken, Deniz Yiğit'e, Tuna'yla birlikte olduğunu bir türlü söyleyemez. Yiğit ise Deniz'in sürekli ondan kaçmasına anlam veremez. En sonunda Yiğit, Deniz'le her şeyi açık açık konuşmak için Deniz'i çok tanıdık bir yolculuğa çıkarmaya karar verir.