KAYILAR GAZA YOLUNDA... Kurdoğlu’nun ölümünden sonra, Süleyman Şah ve oğulları, Alem i İslam’ın başına bunca fitne, fesat ve bela musallat eden bu iblis güruhunun halline karar vermiştir. Bu kez toyda itiraz eden, hainlik eden yoktur. Ölümüne bir gönül birlikteliği vardır. Bu kararlılık ve şehit olma hususunda tavizsiz tavır obadaki birlik ve beraberlik ruhunu harekete geçirmiştir. Kadınlar, yaşlılar ve çocuklar dahil obada yaşayan herkes bu büyük karar için el ele verecek ve alplerin savaşmak için destekçisi olacaktır. Süleyman Şah ve oğulları ile alpler, eşleri, çocukları ve analarıyla vedalaşırlar. Kayılar, hiç yaşamadıkları tehlikeli bir tecrübeye doğru yola çıkarlar. Bozkırın yiğit savaşçıları ilk kez bir kaleye saldıracaklardır. Bu onlar için bir ölüm kalım savaşıdır. Ellerinde güvenebilecekleri imanlarından ve pusatlarından başka iki şey vardır; Biri İsodora’nın ölmeden evvel onlara getirip verdiği, kaleyle bağlantısı olan dehlizin krokisi, diğeri de, İbn Arabi’nin müridi olarak Ömer adını alan yiğit savaşçı... Ömer, kimliğini saklayarak içeriden onlara destek olacaktır. Tapınakçıların, keçi kokan çoban sürüsü olarak gördükleri Kayılar, kaleyi bir anda kuşatırlar. İslam dünyasına büyük iftiralar ve zulümler yapan haçlıların beyin takımı olan Tapınakçılar, kendi kalelerinde fare gibi kapana sıkışırlar.
Name | Type | Role | |
---|---|---|---|
Atilla Engin | Writer | ||
Hakan Arslan | Director |