Yonca, hayatta kızı Sare’den başka kimsesi olmayan, kızına içinde bulunduğu maddi zorluklara rağmen küçük, mutlu bir dünya kurmayı başarmış; genç, bekar bir annedir. Ancak bu dünya alt üst olmak üzeredir. Çünkü Sare’nin babası Alpay, onu almak için mahkemeye başvurmuştur. Alpay’ın gücü ve imkanları karşısında Yonca’nın tek şansı kızına bakabileceğini ispatlamaktır. Ancak bu süreçte evsiz, işsiz ve parasız kalır Yonca. Bütün bunlar yetmezmiş gibi kendini hayal bile edemeyeceği durumların içinde bulur. Yolculuğu sırasında tanıştığı Rüzgar ona destek olsa da Yonca kızı Sare ile sınanıyordur… Hayatını değiştirecek olan şey ise, Turgay’dan gelen teklif olur. Bu öyle bir tekliftir ki Yonca kızını kaybetme korkusuyla vicdanı arasında sıkışıp kalır. Yonca bu teklifi kabul edecek midir?
Yonca, who has no one in life but her daughter Sare, has managed to build a small, happy world for her daughter despite the financial difficulties; she is a young single mother. But this world is about to turn upside down. Because Sare's father, Alpay, applied to the court to take her. In the face of Alpay's power and possibilities, Yonca's only chance is to prove that she can take care of her daughter. However, in this process, Yonca remains homeless, unemployed and penniless. As if all this were not enough, she finds himself in situations that she can't even imagine. Although Rüzgar, whom she met during her journey, supports her, Yonca is being tested with his daughter Sare... What will change her life is the offer from Turgay. This is such an offer that Yonca is caught between her fear of losing her daughter and her conscience. Will Yonca accept this offer?