Flames can burn everything, but not memories. When Can dives between the flames, this is the most in mind, love is not blinking in the fires because it will be reborn from the flames of love.
"Alevler her şeyi yakabilir ama anıları değil”… Can, alevlerin arasına daldığında aklında en çok bu var, aşk yangınlarda yanıp tükenmez çünkü bu aşk alevlerinden yeniden doğacak… Sanem, Can’ın elinde bandanasını gördüğünde bunu o da anlayacak. Yine de son bir yılda çok şey oldu, konuşulması, hatırlanması gereken çok şey var. Sanem ve Can konuşamıyor ama kasabanın gençlerinden hayalperest Caner kaybolduğunda onu aramaya gitmek gerekecek elbette… Belki de Can ve Sanem’in beraber çıkmak zorunda kalacakları bu küçük yolculuk kaçtıkları duyguları ile yüzleşmelerine neden olur; kim bilir! Bu esnada Emre, aşkı için yeni hayatında her şeye katlanıyor, işsiz ama karısı üzülmesin diye üzüntüsünü bile belli etmiyor, herkesten gizliyor… İnsan aşk için neleri alttan alabilir acaba? Can ise Emre’nin yardımı ile Yiğit’i köşeye sıkıştıracak sonunda!
Episódios 131 ao 134: "As chamas podem queimar tudo, mas não as memórias"... Isso é o que Can mais pensa quando mergulha nas chamas, o amor não queima no fogo porque renascerá dessas chamas do amor... Sanem também entenderá isso quando ela vê a bandana de Can na mão. Ainda assim, no último ano muita coisa aconteceu, há muitas coisas para falar e lembrar, Sanem e Can não podem falar, mas quando o sonhador Caner, um dos jovens da cidade, desaparece, eles terão que ir procurá-lo. Essa pequena jornada fará com que eles enfrentem os sentimentos dos quais estavam fugindo, enquanto isso, quem sabe, Emre suporta tudo em sua nova vida por seu amor, está desempregado, mas nem demonstra sua tristeza, a esconde de todos para que sua esposa não fique chateada.